Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iki günlük ziyareti sırasında önce başkent Pekin'de, ardından Çin'in kuzeydoğusunda, Rusya sınırındaki Heylongciang eyaletinin merkezindeki Harbin'de temaslarda bulundu.
Harbin'de düzenlenen 8. Rusya-Çin EXPO'nun açılış törenine katılan Putin, konuşmasında şunları söyledi: “Rusya'nın Uzak Doğu'su ile Çin'in kuzeydoğu illeri arasındaki bağların genişletilmesinde büyük potansiyel olduğunu görüyoruz”. Dedi.
Putin, ticareti yapılan ürün, hizmet ve e-ticaretin kapsamının genişletilmesi ve sınır ötesi altyapının iyileştirilmesi gerektiğini, böylece iki ülke arasındaki ticaretin dinamik büyüme eğiliminin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Otomotivden uçak imalatına kadar çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren Çinli üreticileri Rusya'ya yatırım yapmaya davet eden Putin, Çinli yatırımcılara özel teşvik, destek ve yardım sağlamaya hazır olduklarını, yatırımcıların yüksek nitelikli benzersiz ve kişisel bir teknoloji tabanı bulacaklarını söyledi. Rusya'da.
“Doğuya Dönmek”
Putin, Ukrayna'daki savaş nedeniyle Batı'nın ekonomik yaptırım baskısına karşı “doğuya dönüş” politikası kapsamında Çin ile özellikle enerji alanında her türlü ticari ve ekonomik bağların geliştirilmesine büyük önem veriyor.
Amur Nehri boyunca Rusya ile 3.000 kilometrelik sınırı bulunan Çin'in Heylongciang eyaleti, iki ülke arasındaki ticaret açısından kilit önem taşıyor.
İlin idari merkezi olan Harbin şehri, 1898 yılında bölgeyi işgal eden Rus İmparatorluğu tarafından kurulmuştur.
Ancak bu uzun sınırdaki altyapı yetersiz. Amur Nehri üzerindeki ilk demiryolu köprüsü 2021'de açıldı.
Öte yandan Moskova yönetimi geçtiğimiz yıl Çin gemilerinin Vladivostok limanını iç taşımacılıkta kullanmasına izin vermişti. Bu, şehri 1860 yılında Rusya İmparatorluğu'na devrettiğinden beri Çin'in limana ilk erişimiydi.
ABD lisanslı araştırma üniversitesini ziyaret etti
Putin, ABD yönetiminin Çin ordusuyla bağları nedeniyle yaptırım uyguladığı ve işbirliğini askıya aldığı Harbin Teknoloji Enstitüsü'nü ziyaret ederek öğrencilerle bir araya geldi.
Rusya ile Çin arasında teknoloji ve eğitim alanlarında iş birliğini geliştirmeye hazır olduklarını vurgulayan Putin, ABD'nin Çin bankalarına yönelik yaptırımlarının ekonomik ilişkileri etkilemesini engellemenin yollarını bulacaklarını söyledi.
Rus lider, Rus ve Çinli şirketlerin para alışverişlerinin yüzde 90'ını yerel para birimleriyle gerçekleştirdiğini vurguladı.
Yaptırımlar ekonomik ilişkileri sekteye uğratıyor
Geçtiğimiz yıl ABD ve Avrupa Birliği'nin Ukrayna ile ilgili yaptırımlara Çinli şirketlerin de dahil edilmesinin, Rusya ile Çin arasındaki ekonomik iş birliğini olumsuz etkilemesi bekleniyor.
23 Şubat'ta, Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının ikinci yıldönümünden önce ABD, Ukrayna savaşında Rusya'ya askeri destek sağlayabilecek ürünlerin ticaretini yapan Çinli şirketleri yaptırım listesine aldı.
24 Şubat'ta Avrupa Birliği, Rusya'ya yönelik 13'üncü yaptırım paketine ilk kez Çinli şirketleri de dahil etmişti.
Yaptırım uygulanan Çinli şirketlerin, Rusya'ya çift kullanımlı askeri ve sivil ürünler tedarik ederek, Rusya'nın savaş sırasında yararlanacağı savunma sanayii tabanının güçlendirilmesine katkıda bulunduğu iddia ediliyor.
Rusya'ya yönelik mali yaptırımlar da ikili ticareti olumsuz etkiliyor. Çin'in Renmin Üniversitesi'ne bağlı Chongyang Mali Araştırmalar Enstitüsü'nün yayınladığı rapora göre, iki ülkedeki şirketler arasındaki para transferlerinin yüzde 80'i Mart ayından bu yana askıya alındı. Rusya ile ticarete aracılık eden Çinli finans kurumlarının ikincil yaptırımlardan da etkileneceğine dair korkular da var.